Mona Lisa: 500 Yılın Kırılmaz Aynası
Bir Tablo Doğuyor, Bir Efsane Başlıyor 1503 ya da 1504. Floransa, Arno’nun kıyısında, dar bir sokakta, Leonardo da Vinci’nin atölyesi. 51 yaşındaki usta, ipek tüccarı Francesco del Giocondo’nun genç karısı Lisa Gherardini’nin portresine başlamış. Sipariş sıradan: varlıklı bir Floransalı, yeni evinin salonuna asılacak bir hatıra. Leonardo’nun elinde başka bitmemiş işler de var: Anghiari Savaşı, Leda, Bakire ve Çocuk ile Aziz Anna… Ama bu küçük kavak panel (77 × 53 cm) bir türlü bitmek bilmiyor. Ressam onu yanında taşıyor, Fransa’ya götürüyor, 1519’da Amboise’da öldüğünde bile yatağının başucunda. Vasiyetinde öğrencisi Salai’ye bırakıyor, sonra tablo Fransa Kralı I. François’nın koleksiyonuna giriyor. Adı yok aslında: “Monna Lisa” (Floransa lehçesinde “Madam Lisa”) ya da “La Gioconda” (kocanın soyadı). “Mona Lisa” ise çok sonra, 19. yüzyılda, Fransızların dilinde yerleşiyor. Leonardo neden bırakamadı bu tabloyu? Çünkü o, ilk kez bir portreye “ruhsal bir derinlik” yerleştirmey...